KEŞKE, başım sular, ve gözlerim yaş pınarı olsa da, kavmım kızının
öldürülmüş olanlarına gece gündüz ağlasam!
2. Keşke bana çölde bir yolcular konağı olsa da, kavmımı bıraksam, ve
yanlarından gitsem! çünkü onların hepsi zina ediciler, hain alayı.
3. Ve sanki yayları imiş gibi dillerini yalan için kurarlar; ve memlekette
kuvvetlendiler, ancak hakikat için değil; çünkü kötülükten kötülüğe gidiyorlar,
ve beni tanımıyorlar, RAB diyor.
4. Herkes komşusundan sakınsın, ve hiç bir kardeşe güvenmeyin; çünkü her
kardeş çok aldatacak, ve her komşu söz taşıyıp gezecek.
5. Ve herkes komşusunu aldatacak, ve doğruyu söylemiyecekler; yalan
söylemeği dillerine öğrettiler; fesat işlemek için yoruluyorlar.
6. Oturduğun yer hilenin ortasındadır; hileden ötürü beni tanımak
istemiyorlar, RAB diyor.
7. Bundan dolayı orduların RABBİ şöyle diyor: İşte, ben onları eriteceğim,
ve onları deniyeceğim; çünkü kavmım kızı yüzünden başka türlü nasıl
yapabilirdim?
8. Onların dili öldürücü bir ok; hile söyliyor; ağzı ile komşusuna selâmet
der, ve içinden ona pusu kurar.
9. Bunlardan ötürü onları yoklamaz mıyım? RAB diyor; böyle bir milletten
canım öç almaz mı?
10. Dağlar için ağlıyıp figan edeceğim, ve çölün otlakları için mersiye
okuyacağım, çünkü yandılar, kimse geçmiyor; ve sürülerin sesi işitilmiyor; gök
kuşları da canavarlar da kaçıp gittiler.
11. Ve Yeruşalimi taş yığınları, çakal yeri edeceğim; ve Yahuda
şehirlerini, içinde oturanı olmıyan bir virane kılacağım.
12. Kimdir o hikmetli adam ki bunu anlasın? ve kimdir o adam ki, bildirsin
diye RABBİN ağzı ona söylemiştir? niçin memleket yok oldu, çöl gibi yandı,
kimse geçmiyor?
13. Ve RAB diyor: Mademki önlerine koyduğum şeriatimi bıraktılar, ve sözümü
dinliyip onda yürümediler,
14. ve yüreklerinin inatçılığı ardınca, ve atalarının onlara öğrettikleri
Baalların ardınca yürüdüler;
15. bundan dolayı İsrailin Allahı, orduların RABBİ şöyle diyor: İşte,
onlara, bu kavma, pelin otu yedireceğim, ve onlara öd suyu içireceğim.
16. Ve kendilerile atalarının bilmedikleri milletler arasında onları
dağıtacağım; ve ben onları bitirinciye kadar artlarından kılıcı göndereceğim.
17. Orduların RABBİ şöyle diyor: İyi düşünün, ve ağlayıcı kadınları çağırın
da gelsinler; ve hünerli kadınları getirtin de gelsinler;
18. ve acele etsinler, ve bizim için figan etsinler de gözlerimiz yaşlar
akıtsın, ve göz kapaklarımız sular döksün.
19. Çünkü Siondan figan sesi işitiliyor: Nasıl helâk olduk! çok utandık,
çünkü memleketi bıraktık, çünkü yurtlarımızı yıktılar.
20. Fakat, ey kadınlar, RABBİN sözünü dinleyin, ve ağzının sözünü kulağınız
alsın; ve figanı kızlarınıza öğretin, herkes de mersiyeyi komşusuna öğretsin.
21. Çünkü sokaktan çocukları, meydanlardan yiğitleri kesip atmak için, ölüm
pencerelerimize tırmandı, saraylarımıza girdi.
22. Söyle: RAB şöyle diyor: İnsan leşleri kırın yüzüne gübre gibi, ve
orakçının ardından düşen demet gibi düşecekler; ve devşiren olmıyacak.
23. RAB şöyle diyor: Hikmetli adam hikmeti ile övünmesin, ve yiğit kendi
gücü ile övünmesin, zengin adam zenginliğile övünmesin;
24. ancak övünen şununla, anlayışlı olmakla, ve dünyada inayet, adalet, ve
salâh işliyen RAB ben idiğimi bilmekle övünsün; çünkü ben bunlardan hoşlanırım,
RAB diyor.
25. İşte, RAB diyor: Bütün sünnetlileri sünnetsizliklerinde,
26. Mısırı, ve Yahudayı, ve Edomu, ve Ammon oğullarını, ve Moabı, ve çölde
oturan, sakal başları kesik olanların hepsini yoklıyacağım günler geliyor;
çünkü bütün milletler sünnetsizdir, ve bütün İsrail evi yürekte sünnetsiz.